Kocan kadar konuş... Ya o zaman susmam mı gerek ?

Sizlerle daha önce bu müthiş güldüren kitapla ilgili düşüncelerimi ve benim komik bazı maceralarımı paylaşmıştım okumayanlar bu linkten bakabilirler :)) (çok da yardımseverimdir bakın zahmetlere sokmam kimseyi :D ) Kocan kadar konuş... E bende koca yok o zaman susmam mı gerek? Ama mümkünü yok ben gevezeyim susmam, susamam :)



Her kına gecesinde bir klasik; kırmızı duvaklar:)



Çok beğendiğim, okurken çok güldüğüm hatta az kalsın gülerken yataktan düştüğüm, evi kahkahalarımla çınlattığım kitabın filmini çekmişler. Başrolleri de tatlı mı tatlı, güzel mi güzel Ezgi Mola ile yakışıklı, sevimli, bakmalara doyulmayacak Murat Yıldırım'a vermişler. Böylece gözleri de bayram ettirmişler. 

Doğrusunu söylemek gerekirse kitabı okurken çok daha fazla gülmüştüm. Ama filmde o kadar kahkahalara boğulmamamın sebebi belki de olay örgüsünü bilmemdi. O yüzden filmi kitabıyla, kitabı da filmiyle yargılamayacağım. Yine de hiç gülmedim demek de doğru değil. Ezgi Mola harika bir oyunculuk sergiliyor. Nevra Serezli'yi övmeye gerek dahi  yok. Murat Yıldırım'a gelince ona o kadar bön bön bakmış olabilirim ki oyunculuğu ile ilgili yorum yapacak halim kalmadı :)) Her zaman olduğu gibi size hikayeyi anlatıp da filmi izleme neşenizi, eğlencenizi ve merakınızı kaçırmayacağım.  Tipik Türk kızlarına kurulan evlilik baskılarının komedisi desem yeter de artar. Eğer siz de bir Türk kızıysanız bunları pek çok şekilde yaşamışsınızdır.

 Efsun ve ailesi...
Ama işin ilginç yanı ben bunları yaşamayan şanslılardan biriydim. Bizim evde asla annem ve babamdan evlenin, şöyle yuva kurun, çoluk çocuğa kavuşun, bak şu da evleniyor, bak bu da şu aileye gelin gidiyor, aman tek taşı böyleymiş gibi muhabbetler duymadık. Belki de o yüzden motive olamadık da evlenemedik bilmiyorum :))) hahaha hatta hiç evlenmez dediğimiz kardeşim benden önce ama geç sayılır bir yaşta evlendi... Ve belki de bizim için evlenmek, hali vakti yerinde birini bulmak değil birini gerçekten çok sevmek, aşık olmak, hayatı onunla paylaşmak hep daha önemli oldu. Kardeşim aşık olduğu adamla evlendi. Ben ise hala o adamı bekliyorum. Gelmezse canı sağolsun, gelirse başımın üstünde yeri olsun :))

Canım annem... Güzel annem...

Yalnız film nasıl etkili ise anneme birşeyler oldu. Sinemadan çıktık içine Efsun'un (Ezgi Mola) annesi ve anneannesi kaçtı. Karar verdi hatayı bana baskı yapmamış olmasında buldu ve Murat Yıldırım gibi birini damat istediğini, onu çok sevdiğini, Oyshodan aldığım çok sevdiğim sabahlık ve evde pijamalarla dağınık saçlarla gezmeye devam eder, kitaplara gömülürsem hepsini kesip parçalayacağını filan söylemeye başladı.  Allahtan bu etki sadece yarım saat devam etti de annem orijinal ayarlarına geri dönüş yaparak sabahlığımla, kitaplarımla ve benimle barıştı... Yoksa evden kaçmam kaçınılmazdı. :))

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kalplerin Kraliçesi Babaanne oldu... (Bölüm 6)

Bir küçük cadı...