Minik Prenses, küçük Kraliçe Ece 1 yaşına girdi bile...

Bundan yaklaşık 1 yıl 1,5 ay önce minik bir prenses hayattaki ilk nefesini içine çekerken ve ilk kez ağlarken -ki dilerim sondur- orada bu muhteşem anlara tanıklık ediyordum. O benim miniminnacık yeğenim Ecem Balım... Dünyaya geldiği an dedim ki ona "Miniğim şu hayatta ne varsa senin önüne sereceğim ve seni koruyup kollayacağım. Sen minik "Kraliçe"sin ben de senin "şövalye"n olacağım sonsuza kadar"... 


Tarih 28 Haziran 2012'yi gösteriyordu saatler ise 20.40'ı... Minik bir bebek çığlık atarak dünyaya gelirken benim bu mucizeye tanıklık eden ruhumun da çığlığı heyecanla karıştı onun çığlığına.Ve 1 yıl geride kaldı... 40'ı çıktı... Bizlere güldü... İlk kez kendi dilinde bir şeyler söyledi...Dişleri çıktı... İlk adımlarını attı... 1 yılda ne çok şey yaşandı... Bir bebek ne zorlu yollardan geçerek büyüyor onu gördük geride kalan 1 yılda hep beraber... İşte onun bu her anı değişik heyecan, farklı kaygı ve mutluluklarla dolu 1 yılını geride bırakmasını istedik ki şanına uygun şekilde kutlayalım... Organizatör damarım kabardı ve her detayıyla özel olarak ilgilendim minik kızımın 1. doğum günü partisinin... 

Daha önce de pek çok doğum günü organize ettik kuzenlerimle çünkü biz bir araya gelip parti yapmayı çok seven bir ekibiz... Ama bu sefer her detayı kendim ayarlamak istedim çünkü Ecikkomun bir kez daha 1. doğum günü kutlaması olmayacaktı. O yüzden benim için çok özel ve önemli bir gündü... Her şey muhteşem ve mükemmel olmalıydı, eksiksiz... Ve hemen bir liste yaptım; önce minikin kıyafeti... Gap'den aldığım iki tane tafta elbise onlardan çiçekli olanı giyecekti ve ayağına da minikin elbisesine uygun babetler almıştım. Ama bebikkonun bir de doğum gününe özel bir kıyafeti olmalıydı. Neyse ki Markafoni'nin 23 Nisana özel bayram neşesi kampanyası imdadıma yetişti. Böylece bıdışkoya rengarenk bir tütü ve onunla uyumlu 1 yaş bodysi aldım. Böylece Ece Balım'ımın kreasyonu tamamlanmıştı. Sıra gelmişti diğer detaylara...

Doğum günü partisi mekanı... Doğrusu doğum gününde tek karışmadığım detay bu oldu... Büyükannesi ve büyük babası bir öğlen büyük halasıyla iskender yemeğe gidip beğendikleri Karacabey İskendercisi ve aynı zamanda düğün-parti mekanı olan Risa Park'ı önermişler... Kardeşim ve eşi de gidince çok beğenmişler. Gerçekten de çok hoş bir mekan... Ancak klimayı yanlış çalıştırınca kış bahçesi şeklinde dizayn edilmiş restoran bizde biraz sauna hatta sera etkisi yarattı ve piştik. Ama belki de misafirlerimizin sıcaklığını hiçbir klima soğutamazdı ... Ne belkisi, ondan oldu tabii kesin... Mekanın sahipleri de çok sıcaktılar... Onlarla beraber süsledik salonu ve gerçekten çok eğlendik hep beraber. Hatta doğum günü bebişine öyle de güzel bir hediye verdiler ki daima kalacak olan 2 tane çam ağacı fidesi... Böylece mekan da tamamdı... Çok doğru bir seçim oldu doğum günü için... Düğünler için tek bir eksisi var alkol kabul etmiyor işletme... Kendi takdirleri ve işletmeleri bir şey denmez...

O zaman sırayı tabii ki günün en önemli sunumları aldı; doğum günü pastası ve konuklara verilecek hatıra hediyeler...

Doğum gününe renk konseptini aslında pastadan yola çıkarak seçmiştik... Sofya'ya gittiğimde atlı karınca şeklinde bir pasta görmüştüm ve onu gördüğüm an - ki taa Aralık ayıydı- dedim ki işte Ece'ye ben bu pastayı yaptıracağım... Ama tabii birebir o pastayı değil atlı karıncalı bir pasta yaptırmaktı amacım... İnternetten modeller aradım durdum... Ve sonunda aradığımı buldum Ne yazık ki İstanbul'da yapıyorlardı pastayı ve yazın kargoyla göndermek çok riskliydi bu durumda Ankara'da yapabilecek birini bulmam gerekiyordu. Nihayet beni bir doğum günü organizasyonumuzda hızır gibi yetişerek kurtaran Coccinella Pasta Evi'nin kapısını çaldım. Nasıl mı yetişmişlerdi ahh hemşehrim Angora Pastanesi ahhh... Yine kuzenlerimin doğum günü ve ben pastanenin internet sitesinden bir pasta seçtim tam bizim kızlara uygun ve internet üzerinden daha önce de sipariş verdiğim için yine verdim. Nereden aklıma gelirdi... Teslimat saati geçti gitti pasta gelmedi ben de aradım ve pastayı sordum demezler mi "Bizde öyle bir sipariş yok"... Nasıl yoktu, onay maili bile gelmişti. Ama gelen cevap beni kelimesiz bıraktı "Biz bakmıyoruz internet siparişlerine" "Nasıl yani" dedim "sipariş sayfanızı kaldırın o zaman... Hem sayfada var hem de bakmıyorsunuz bu nasıl bir anlayış. Daha önce geliyordu böyle sipariş verince ben nereden bileceğim artık bakmadığınızı" yıkıldım, telaşa kapıldım, gecenin sürprizi pastaydı ama asıl sürpriz bana olmuştu... İşte o anda aklıma Coccinella gelmişti ve bana canla başla yardım edip kendi spesiyalleri uğur böcekli pasta bulmuşlardı bir tane üstelik taptaze... 

O gün bende Angora devri kapandı Coccinella devri açıldı... İyi ki de açıldı... Ecenin doğum çikolataları, ev ikramları hepsini oradan yaptırmıştım. Ama sahibiyle daha önce tanışmamıştım Atlı Karınca Pasta buna vesile oldu ve ben Saadet Hanımı tanıma mutluluğuna eriştim. ve tabii bir de pastayı dizayn eden heykeltraş Başak Hanımı... Onlarla yaptığımız görüşme sonucunda pastanenin en beğendiğim pastalarından olan ananaslı bademli pastada karar kıldık. Ve şaheser gibi bir pastaya kavuştuk... Ecenin doğum gününe bence en güzel damgalardan birini bu muhteşem pasta vurdu... Kusursuzluğun en güzel detaylarından biriydi.

Ve hediyeler... Uzun zamandır ne hediye edebiliriz acaba diyorduk günün anısına... Sonra Oscar'ın kardeşi Maya'nın sahibi sevgili Özlem'in el yapımı sabunları geldi aklıma ve hemen Bericca'nın sayfasına girip baktık sabunlara... 3 ayrı model seçtik ve yine doğumgününün konseptindeki 3 ayrı rengimiz mavi, pembe ve beyaz, bebek kokulu sabunlarımızı Sevgili Özlem hazırladı... Taa Zonguldak'tan geldi bu muhteşem güzellikteki ve harikulade kokulu sabunlar. Üstelik Özlem bir de "Elifciğim etiketleri nasıl yapalım?" dediğinde öyle güzel bir fikir verdi ki bize hemen kuzenimiz Çiğdem, Efser ve ben Ece'yi doğumgünü kıyafetini giydirip poz poz fotoğrafını çektik. Sonra en güzel fotoğrafı seçtik, biraz editledik ve ortaya doğum gününün davetiyesi, arka fonu olan pankart ve hoşgeldiniz kartonunun yanı sıra etiketi de çıkmış oldu. Bu pankart ve kartonu da işyerinde her zaman yaptırdığımız Rengarenk adlı dijital baskı firmasına giderek İvedik Organize Sanayi Bölgesinde yaptırdık. Sağolsun İdari İşler Müdürümüz Selim Bey'in de bana çok yardımı oldu ve hem firmayı o buldu bana, hem de taa oralara kadar benimle geldi. Öyle yardım sever ve fikir veren bir ekipler ki anlatamam. Üstelik hiç de paragöz değiller. Ben kapının önüne konabilecek hoşgeldiniz şeklindeki ayaklı kartonu onlar demese akıl edemezdim. Günün en ince detaylarından biriydi.


Diğer detaylara gelince, konukların Ececike dileklerini iletebilmeleri için minik bir anı defteri ve minik kızımızı simgeleyen Prenses kaleminin yanısıra Almanya'dan aldığım doğumgünü renklerindeki yumurta çikolatalar, Paşabahçeden aldığımız çikolataları ve sabunları koyduğumuz cam kavanoz ve büyük kaseler ve el yapımı nazar boncuğu, mnik buket çiçekler ile uçan balonlar... İşte doğum gününün detayları da hazırdı artık....

Ve bugünün anılarını sonsuza kadar saklamamızı tabii ki sevgili Şulemiz sağladı. Ki hep söylerim kendisi Ankara'nın en iyi doğum fotoğrafçısıdır. Onun o gün bir düğün çekimi olduğu için asistanı tatlı mı tatlı Beyza fotoğrafladı bu mutlu anlarımızı...



Çok yakınlarımız paylaştılar bizimle bu güzel günü... Ailemiz, dostlarımız, arkadaşlarımız... Ecemiz de çok mutlu oldu... Herkese gülücükler dağıttı... Oyunlar oynadı... Tek tek tüm hediyelerini açtı. Oyuncaklarıyla oynadı.

Benim minik yeğenim dilerim her günü böyle güzel, böyle dolu dolu geçsin... Sevdikleri etrafında olsun her daim... Ve o hep gülsün tıpkı doğum gününde olduğu gibi.

Ve... Doğum gününe katılarak bu mutluluğu bizlerle paylaşan tüm aile üyelerine, dostlarımıza, sabunlarımızı özenle hazırlayan Özlem'e, bu zorlu pastayı mükemmel şekilde hazırlayan Coccinella ekibine, sıcacık fotoğraflar için Şule ve Beyza'ya, baskıda emeği olan tüm Rengarenk Dijital baskı ekibine, Risa Park'ın sıcacık ev sahipliğine kıscası herkese kocaman teşekkürler... Minik kraliçenin doğum gününü kusursuz mükemmellikle kutlamamıza tüm içten katkıları için... 


Yorumlar

  1. Her yaşını böyle güzellikler içinde kutlayın. Zaman o kadar çabuk geçiyor ki 1 haftalık, 4 haftalık, 20 haftalık..... derken dünyaya geldi ve biximki de 1,5 yaşında. Hayat onlarla güzel ,anlamlı. Sevgiyle kalın. Bende bloguma beklerim. sukrancapaylasimlar.blogspot.com

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Allah bağışlasın hepsini...sağlıkla büyüsünler... geliyorum hemen bloga :)) sevgiler

      Sil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Her ayrılık bir "Veda"yı hak eder...

Kalplerin Kraliçesi Babaanne oldu... (Bölüm 6)