Mucize tarifler...

Çağımızın en büyük problemi obezite... Ama beslenme söz konusu olunca daha da önemli problemi obez olsun olmasın herkesin diyette olması. Yani şundan 50 yıl önce dünyaya gelsek ideal olan ölçülerimiz şu an için tombik kategorisinde, korkarım 50 yıl sonrasının ölçüsünde o zamanın obezleriyiz... 

Diyet yapmanın en zor tarafı iyi ve lezzetli tarifler bulmaktır. Yani ne yazık ki her güzel şey kilo ve kalori bombasıyken her tatsız tutsuz şey diyet menüsünün en tepesinde yer alır. Bu da benim içimi oldum olası hep çok acıtır. Düşünün yani yazın ölürsem şöyle taze ekmeği bana bana yiyeceğim kapuskaya, kışın ölürsem karpuza hasret gidecek bir bünyeden bahsediyorum size, ana besin maddesi abur cubur, patates kızartması, hamburger olan... E tabi öyle olunca da tartıya çıkmak en büyük kabusu olan bünye benimkisi. Hani 1 dirhem et 1000 kusur örter ya bende kusur musur kalmamış durumda. Minik bir göbek ve kocaman bir popo dışında. Haliyle zayıf fotoğraflarıma bakıp bakıp üzülmekteyim bu ara. Ama üzülmek yetmiyor zayıflamaya şu çeneyi de bir tutmak lazım dedim ve epeydir dikkat ediyorum yediklerime içtiklerime... Şunu anladım ki kilo öyle alındığı kadar kolay verilen bir şey değil ne yazık ki. Hani bana deseniz ki haydi Elif 1 haftada 5 kilo al öyle kolay ki, sabah akşam ye Nutella'yı, iç kolayı, fıstıkla hamburgerle, değil 1 hafta 3 gün yeter 5 kilo almama. Ama haydi bakalım ver 5 kilo de off aman off sürer bilmem kaç hafta. O da ancak istikrar ve kararlılıkla... 

İşte size bu istikrarı gösterebilmiş ve hedeflediği kiloya inmeyi başarmış arkadaşım ve onun yeni yayına başladığı blogu.  Özen'den Özenli Tarifler... Özen benim için tam bir mucizeyi gerçekleştirdi onu tanıdığımda aslında "şişman"dı diyemeyeceğim çünkü o vakit kendime de "şişman" demiş oluyorum bu olmayacak beni bozacak... Gerçi onunla tanıştığımızdaki hallerimizle yer değiştirdik şu anda resmen bu da benim için yıkıcı Özen için muhteşem bir şey olsa gerek. Aslında o da benim gibi sürekli kilo alıp alıp verenlerdendi taa ki bu yeni yaşam stiline geçmeye karar verene kadar. hikayesi zaten çok renkli ve eğlenceli bloğunda var. Ne zaman ki tartıda 75'i görmüş allah demiş ne oluyor bu vücut nereye gidiyor. Hemen orada bir U dönüş yapmış ve hayatından bazı "lezzetli" ama bir o kadar da "zararlı" tatları çıkarıvermiş, başta patates kızartması ve hamur işleri olmak üzere. Sonra da lezzetten vazgeçmek istemediği için diyet tatlarına lezzet katmış kendine özel tarifleriyle, deneye yanıla bir sürü yeni tada yer vermiş hayatında. Ve bununla da kalmamış süper bir karar vermiş bu tarifleri paylaşıyor blogunda. Çok neşeli başladığı postları giderek de neşelenecek eminim. Çünkü bir Serdar Ortaç konserinde başlayan arkadaşlığımız sonrasında telefonlarda dertleşerek, sohbet ederek devam ediyor hala. Onunla öyle gülerek, eğlenerek sohbetler ediyoruz ki, bazen de mesajlaşıyoruz. 

Bana blog yazmaya başlayacağını ve tarifleri paylaşacağını söylediğinde çok heyecanlandım. Çünkü diyete başlamasından itibaren her geçen gün mankene dönüşünü takip ettim fotoğraflarında ayrı şehirlerde olsak da. Ve geçtiğimiz günlerde nişanlandı sevgili Özen biricik aşkı Cantürkle... Ben de heyecanla bekleyenlerdenim bu sevimli çiftin düğününü. Eminim o güzel güne ait de pek çok hazırlığı paylaşacak Özen bizimle blogunda, çünkü bunun ipuçları şimdiden ortada; nişana ilişkin yaptığı hazırlıklar ve ilginç fikirlerine yer vermiş blogunda. Kuru dallardan yapılan kurabiye ağacı mesela...

Yaratıcı fikirleri, leziz tarifleriyle Özen'den Özenli Tarifler lezzetli diyet tariflerle yayında...